Fast, Flexible, Fashion… İşte karşımızda işçi düşmanı 3F. Hızlı, esnek, moda…
Hazır giyimde Türkiye’de aylık 3 bin kişinin iş bulmasına vesile olmayı vaat eden, ama Kastamonu İnebolu fabrikasında çalışan 30 işçiyi “küçülme” bahanesiyle ve haklarına çökerek kapının önüne koyan 3F Tekstil Firması’nı ve patron Fatih Ergün’ü tanıyalım. Ergün, Çorum Osmancık’ta altı yıl bir tekstil atölyesinde işçilik yaptıktan sonra, 2007 yılında birkaç arkadaşı ile beraber Anadolu Tesisleri’nde ilk işletmesini açıyor. Bugün tekstil üzerine 5 fabrikası var. Çorum’u dünyaya tanıtmayı hedefleyen Ergün, hedefine emek ve işçi düşmanlığı ile gerçekleştirmeye çalışıyor.
Geçtiğimiz yıllarda bir gazete röportajında; “3F Tekstil hazır giyimde Türkiye’de aylık 3 bin kişinin iş bulmasına vesile oluyor. Kendi bünyemizde 700 çalışanımız var. 800 bin parça ürünü üretebilmek için yaklaşık 2500 kişi civarı fason üretimi yaptırıyoruz. Fasona atölyelerle çalışıyoruz.” sözleriyle fason üretim üzerinden sağladığı emek sömürüsünü övmekten geri kalmıyor. Yasal düzenlemeler, genellikle kadın işçi istihdam edilen fason üretimleri kapsamıyor. İşverenler, işgücü maliyetlerini düşürmede fason üretimi yaygın bir biçimde kullanıyorlar. Takibi çok zor ve örgütlenmenin önüne geçen bu üretim modeli patronların kârına kâr katarken, işçilerin daha fazla sömürülmesine neden oluyor ve haklarını aramalarının önünde bir engel oluşturuyor. Fabrikaya adını veren 3F’nin İngilizcede ‘esnek’ anlamına gelen ‘flexible’ kelimesinin ‘fason’ ile yer değiştirmesi pek uygun düşer sanıyorum.
Fatih Ergün, binlerce kişiye iş imkanı sağladığı ve Avrupa’nın her yerine üretim yaptığı iddiasıyla, 2018 yılında hazır giyim üzerine başarılı ihracatçılar arasında yer alarak ödül sahibi olmuş. Ödül alıyor çünkü fabrikaları bir yılda 40 milyon Euro ciro yapıyor. Bu kazancı, işçilerin haklarına çökerek elde eden patron Ergün, ilk fabrikasını 2011 yılında Çorum Dodurga’da ortakları Özkan Beyoğlu ve İbrahim Altıner ile açıyor. Şu an İstanbul, Erzurum, Kastamonu İnebolu ve hatta Barcolana’da şubeleri var. Ergün bir yılda 40 milyon Euro ciroyu, İnebolu şubesinde çoğunluğu kadın 30 işçiyi “küçülmeye gidiyoruz” bahanesiyle, “ihbar tazminatı benim için havaya giden bir para” ve “kıdem tazminatlarınız bizim belirlediğimiz miktarlarda olacak, hakkınız olacak şekilde değil.” diyerek elde ediyor.
Temmuz’un başında SGK’nın denetimi üzerine Zara’dan altı ay üretim ambargosu cezası yiyen 3F Tekstil patronu bu cezanın acısını, ‘iş bulmalarına vesile’ olduğu işçilerden çıkarttı. İşçiler önce yıllık izne çıkarıldı, ardından arka arkaya 3 gün işe gelmeme gerekçesiyle SGK’dan gelen kod 48 mesajıyla işten atıldı. İşveren, anlaşmalı olduğu Zara, Bershka, LCW, Next, Mango, Resort gibi devasa markalardan milyon dolarlar kazanırken, her yeni günde yeni zamlarla karşılaşan, hayat pahalılığının bu denli yüksek olduğu bir zamanda işçiler geçim derdinde işsiz bırakıldı. Patron hakkını isteyen işçiye, “Git istersen dava aç, sen bilirsin bizim sana vereceğimiz bu kadar” diyor. Bunu devamsızlık koduyla işten çıkaracak olmanın kurnaz güvencesiyle yapıyor. Çoğunluğu kadın olan işçiler, dava sonunda kazanacakları alacaklarının, enflasyon oranları altında para değil pul olacağını biliyor. Bu sebeple de dün tüm bu haksızlıklar karşısında mücadeleye başladıklarını duyurdular. “Bizi bir kağıt gibi kullanıp atamazsınız, hakkımızı almak için sonuna kadar mücadele edeceğiz!” diyen tekstil işçisi Nursel Abla’dan öğrenecek Fatih Ergün hakkın ne demek olduğunu.
İnebolu’daki 30 işçinin hakkı olan her kuruşun sorumlusu, geçim derdinin hatta bu derdin kaygısının dahi sorumlusu 3F Tekstil patronu Fatih Ergün’dür. Asgari ücretle çalıştırıp fabrikalar sahibi olan patronlar, canları her istediğinde işçilerin hayatlarını geçindirdiği ekmek kapılarıyla oynayamazlar. Eğer oynamayı düşünüyorsa buradan Fatih Ergün’ü uyarıyoruz; istediği planı uygulamaya çalışsın, işçilere haklarını derhal kuruşu kuruşuna vermez ve çıkış kodlarını işsizlik maaşı alabilecekleri bir kodla değiştirmezse işçiler fabrikanın önüne direniş çadırını kuracaklar.
3F tekstil işçileri birlikleriyle kazanacak ve yalnız değiller!
*Bu yazı yazıldığı esnada Fatih Ergün işçilere ulaşarak görüşme talep etti ve işçilerin alacaklarını vereceğini söyledi. Verilen sözün takipçisiyiz.
