spot_img
spot_img
Ana SayfaGüncelGökay Çakır: "Biz birlik olursak patronların, siyasetin, sarı sendikaların yaratmış olduğu bu...

Gökay Çakır: “Biz birlik olursak patronların, siyasetin, sarı sendikaların yaratmış olduğu bu asgari ücret düzenini de yıkarız”

Bağımsız Maden İş Genel Başkanı Gökay Çakır’dan 11 Aralık’ta ilk toplantısı gerçekleştirilen Asgari Ücret Tespit Komisyonu görüşmelerine dair değerlendirmelerini aldık.

Merhaba değerli emekçi dostlarım,

Bugün Türkiye’de ki asgari ücret belirlenmesinde çeşitli görüşmeler yapılıyor. Türkiye’de yoksulluk sınırı Ekim 2023 ayı itibariyle 45bin TL, açlık sınırı ise14bin TL. Tek başına asgari ücret ile çalışan sayısı da Türkiyenin %40’ı civarında. Aslında açlık sınırı dediğimiz zaman bu %40 şöyle de değerlendirebiliriz. Aile içerisinde tek asgari ücret alanlar var. Bir arkadaşımız tek kişi çalışıyor. Ailesiyle çoluğuyla çocuğuyla birlikte açlık sınırının altında bu hayata nasıl tutunabilir, bu hayatta nasıl yaşam mücadelesi verebilir bu kardeşimiz. Dünya standartlarında %5, %10 olan asgari ücretli çalışan sayısı var. Türkiye’deki standarda baktığımız zaman %70 civarında çalışan insanlar asgari ücretin belirlenmesine bağlı olarak yaşıyor. Bu yaşamı empoze etmişler bize. Bunu kim empoze etmiş. Bunu siyasi partiler empoze etmiş. Bunu büyük patronlarla ve siyasi partilerle iş birliği kuran sendikalar, federasyonlar etmiş. Bunu devletin bütün kurumlarıyla bir araya gelmişler. İşçi sınıfını asla düşünmeden. Bu federasyonların başkanları işçilerin içine girmez. Sadece koltukta oturup maaşlarına bakıyorlar. Çünkü onların maaşları çok yüksek. İşçiye asgari ücretin altında da maaş verseler, üstündede verseler memnun kalıyorlar. İki dudakları arasına getirmişler işçi sınıfını Bakan ile, vekil ile, Cumhurbaşkanı ile, Valisi ile, Kaymakam ile, Belediye başkanı ile asgari ücreti müzakere haline getiriyorlar. Ve belirliyorlar. Ve bunu sunuyorlar ve işçi sınıfına alkışlatıyorlar üstelik. Bir insan açlık sınırının altında çalışıyor, asgari ücret ile geçinmeye çalışıyorsa bu insan yoksullaşmış demektir. Bu insan sadece hayata tutunmaya çalışan bir insandır. Ama tutunamaz. Bugün asgari ücret 11500 TL maaş veriliyor ve bu övgüyle anlattırılıyor. Üstelik Türkiye’de profesörler, uzmanlar ve federasyon sendikalarını televizyonlara çıkarttırıp övgüyle anlattırıyorlar.

11bin TL zaten bir işçinin ev kirası kadar. Hem de bir ilçede 11bin TL büyük şehirlerde ne kadar olduğunu bütün herkeste biliyor. Vekili de, kaymakamı da, valisi de biliyor. Ama bu ülkede buna göre değer verilmiyor. Bir milletvekili 70bin TL emekli maaşı alabiliyor, Belediye başkanı öyle, kaymakamı öyle, valisi öyle. Yüksek maaş alırlar ama işçinin hayatı belirlenirken de dilleri, elleri titriyor.

Bizim gibi mücadeleci sendikaların buna müdahale etmesi lazım. Biz çünkü işçilerin içindeyiz. İşçilerin kurduğu sendikalarız. Dolayısıyla hepimiz işçi sınıfını aydınlığa doğru çıkarmamız lazım. Biz birlik olursak, beraber olursak, patronların, siyasetin, sarı sendikaların yaratmış olduğu bu düzeni de yıkarız. Hakkımız olanı da söke söke alırız. Anayasa var, yasa var, hukuk var bu ülkede kanun var. Bu ülkede bir de toplum var. Bu ülkede bir de işçi sınıfı var. Biz güçlüyüz. Biz aslında hakkımızı istediğimiz zaman birleştiğimiz zaman alırız arkadaşlar. Yasalar kimler içindir. Yasalar insanlar içindir. Yasaları da çıkaran insanlardır. Biz birlik olduğumuz zaman istediğimiz yasayı çıkarırırız. O zaman bir yasa çıkmıştır. Yanlıştır. Eksiktir. Bu yasayı düzeltebiliriz. Asgari ücret köleliğine karşı da Türkiye standartlarında saygınca yaşanabilecek bir adım atılmasına ön ayak olma zamanıdır bu zaman. Teşekkür eder bütün işçi sınıfını saygıyla selamlarım.

spot_img
İlgili İçerikler

Son Eklenenler