Artık Filistin’de olan direniş için Filistin’de neler oluyor tabiri kullanılamayacak ölçüde asırlık mücadele varken şunu sormak her zaman mümkün olacak; İsrail’in Filistin endişesi ne durumda!
1. Oslo Anlaşması ertesi Yaser Arafat’ın İsrail Hükümeti ile yaptığı uzlaşı sonucu Filistin Geçici Özyönetimi kurulmuş ve halk ayaklanmaları darbe almıştı. Hemen ardından Oslo 2 ile Filistin belli yönetimsel parçalara ayrıldı. Area A, Area B ve Area C olarak bölünen Filistin’de en büyük yönetimsel parçayı oluşturan ve İsrail’in elinde olan Area C, Batı Şeria’nın %60’ını içine alıyor. Ayrıca Jenin 300.000 Filistinli’yi barındıran bir mülteci kampı ve direniş merkezi olarak bu bölgede bulunuyor. İsrail’in kontrolünde olan bir bölgede kurtarılmış alan olarak direnen Jenin o sebeple fazlasıyla önemli bir konumda.
Jenin, kendi ekonomik planlarını var etmiş, İsrail’in yaptırımlarına rağmen kendi tarım üretimini, kooperatiflerini, sanayi serbest bölgesini, sağlık, eğitim, teknoloji yatırım ve gelişimlerini oluşturmaya çabalamış özerk sayılabilecek bir bölge. Mevcut direniş hattında, özellikle 2.İntifada’da, büyük silahlı halk direnişinin önemli köklerinden biri, Jenin.
Yakın geçmişte Sheikh Jarrah ile şiddetlenen ve Filistin’de Direniş Grupları Ortak Operasyon Odası kurulmasına alan açan İsrail işgali ve hemen ardından seçimler ile Gazze’de yönetimde kalan Hamas ve İsrail ile dirsek temasında olan Mahmud Abbas yönetimine halkın tepkisi Filistin direnişinde yeni bir açılıma sebep oldu. Filistin özgürleşmesi için 13 direniş grubunun bir araya gelip ortak bir silahlı mücadele çatısı oluşturması bir yana, halk ve özellikle gençler silahlanmaya başladı. İslami Cihad Hareketi’ne bağlı Jenin Tugayları’nın direniş gösterdiği Jenin Mülteci Kampı da bu yeni direniş açılımında bir üs olarak kullanılması hasebiyle İsrail’in endişelerinin ve 3 Temmuz’daki saldırısının hedefiydi.
2006 yılından bu yana Filistin işgalinde insansız hava saldırısı düzenlememiş olan İsrail, 17 yıl sonra ilk defa Jenin üzerindeki saldırıda İHA kullandı. Yüzlerce zırhlı araç, özel kuvvet, ordu, polis kuvveti ile saldıran İsrail yönetimi gerektiği kadar işgal ve saldırı sürecek diye belirtti.
İşgalin hemen ardından Filistin Direniş Grupları Ortak Operasyon Odası mücadele çağrısında bulundu. Direnişçiler; İHA, savaş uçakları ve Merkava tanklarının kullanımı tehdidine karşı mühimmat olarak hazırlıklı olduğunu açıkladı. Jenin halkının yalnızca %25’i kamptan ayrılırken, çoğu aile direnenleri bırakmayı reddetti. Bu duruma karşı İsrail işgal güçleri, kampın geniş alanlarının elektriğini keserek halka ateş açtı. İsrail işgaline karşı Tel Aviv’de misilleme yapan Filistin direnişileri için Hamas sözcüsü Hasem Qassam gerçekleştirilen eylem için “Tel Aviv’deki kahramanca saldırı, işgalcilerin işlediği suçlara verilen ilk yanıttır.” diye belirtti ve her zaman her yerde işgale karşılık verileceğini, gerekirse füze saldırıları yapılacağını aktardı.
El-Kassam Tugayları ise “Mücahitlerimiz, Kudüs Tugayları ve El Aksa Şehitleri Tugaylarından kardeşleriyle birlikte, işgal ordusunu doğrudan vuran ve ağır hasar veren çatışmalar içindedir. Halkı acilen direniş savaşçılarını cephane ve mermilerle desteklemeye, çatışmaya katılmaya, Jenin kampını ve Filistin topraklarını savunmaya çağırıyoruz.“ diye belirtti.
FHKC direnişi ise “Jenin’de siyonistlere, işgalcilere karşı dimdik duran halkımızın evlatlarını, düşmanın karşısında duran direnişin kahramanlarını selamlıyoruz. Halkımıza yönelik gerçekleştirilen faşizme karşı her seviyede, her alanda ve her biçimde direniş çağrımızdır…” diye belirtti.
İsrail İstihbarat ve Enerji Bakanı Yisrael Katz “Gözlerimiz Gazze’de. Gazze’deki –terör- liderlerine sürece müdahale etmeleri halinde ne olacağını sert bir dille ilettik. Olası bir durumda Gazze’ye de saldırırız.” dedi lakin dün itibariyle İsrail medyasında Jenin’e yapılan işgalin stratejik bir başarısızlık olduğu belirtiliyor.
Çatışma hala sürüyor. Filistin direniş liderleri bütün Filistin’deki saha hareketlerinin Gazze ve Jenin’deki direnişin karşılıklı bağımlılığının bir ifadesi olduğunu aktarıyor. Hamas lideri İsmail Rıdvan, işgalle barış, normalleşme veya pazarlık olmadığını ve işgalin suçlarına yanıt vermenin en iyi yolunun tüfek ve direniş olduğunu bütün Filistin halkıyla tek dilden aktarıyor. Filistin’de neler oluyor değil, Filistin’de direniş sürüyor, İsrail’de neler oluyor?
