spot_img
spot_img
Ana SayfaGüncelETF’de bir hırsız, binlerce tişört, yüzlerce direnişçi var - Burcu Çıra

ETF’de bir hırsız, binlerce tişört, yüzlerce direnişçi var – Burcu Çıra

Sanem Dikmen…Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği iki başkanından biri. ETF Tekstil ile birlikte dört fabrika sahibi. Onca mal varlığını, fabrikaları işçilerin emeğine çökerek kuran, büyüten bir patron.

“Kadın işçiler, kadın ustalar yetiştiriyorum, işi öğretip meslek edindiriyorum.” sözleriyle kadın mücadelesini ‘kendi büyümesine’ alet ederek, yaklaşık 250 kadın işçinin emeğini genç yaşlarından itibaren yıllarca sömürüp servet sahibi oldu Sanem Dikmen. Biz aynı yalanları Farplas patronlarından da Alpin Çorap patronlarından da işittik daha önce. Aynı hırsızlık, aynı sömürü farklı patron isimleri.

18 Temmuz’da sendikaları DERİTEKS’in Toplu İş Sözleşmesi döneminde içeride kalan maaş, ikramiye, kıdem ve ihbar tazminatlarını ‘kendi belirlediği kriterlere göre’ ödeyeceği sözünü vererek fabrikayı kapatacağını, küçülmeye gideceğini duyurdu. Fabrikanın kapanma tarihi yaklaştığında ise ihbar tazminatı ile ödenmeyen üç buçuk maaş ikramiyeyi ödemeyeceğini, kıdem tazminatlarının ise ancak yüzde 70’ini ödeyeceğini söyledi. Ama fabrikada kalan üretimi bitmemiş mallar vardı. Patron işçilere “Fabrika kapanana kadar çalışırsanız haklarınızı sizin istediğiniz şekilde vermeyi düşüneceğim.” diyerek elindeki malları bitirtmeyi planladı. Sökülen makinelerin çöplerini de işçilere temizletilmeye çalışılmasıyla birlikte ne yalanlarına ne de ahlaksızlıklarına daha fazla dayanamayan 350’ye yakın işçi sendikaları Deriteks ile birlikte durdurdu. İçeride kalan malları ve makineleri, haklarının verilmesine karşı ellerinde rehin olarak tuttular, günlerce 7/24 direniş nöbetiyle patrona kafa tuttular. Patron direniş süresince tırlarını gönderip malları almaya çalıştı, işçiler tırın önünde barikat kurup izin vermediler. Bunun işçilere sökmeyeceğini anlayan Sanem Dikmen, küstahça “Çocuğum korkuyor eylemi bitirin.” dediği 25 yaşındaki kızı Ece Dikmen’i göndertti fabrika önüne.

Ece Dikmen tırı işçilerin üzerine sürdürttü işçiler yine de çekilmedi o kapının önünden. Kapı demir, sonradan işçiler içeride eylem yapamasın diye yaptırdı patron kapıyı. Atladığı şey, işçilerin iradesi o kapıdan sağlam; izin vermediler kızının da geçmesine. Sonraki gün polislerle geldi fabrikaya Ece Dikmen. 3 tır, Ece Dikmen ve polis zoruyla; Ece Dikmen’in polise el işareti yaparak “gel gel” demesiyle gelindi, içeriye girip malların bir kısmı çalındı. İşçilerin aylardır yaşadığı haksızlığa ses çıkarmayan devlet, patrona imtiyazını göstermekten geri durmadı. Direndikleri için gözaltına alınan ETF işçileri karakoldan çıktıkları gibi fabrika önünde kaldıkları yerden direnmeye devam ettiler.

İki haftalık bir bekleyişin ardından patron Sanem Dikmen, polis ve bekçi ordularıyla perşembe günü sabah 05.30 sularında fabrikaya 5 tır ile birlikte malları kaçırmak için yeniden geldi. Polis ve bekçiler işçilere şiddet uygulayarak, yerlere düşürerek, itip kalkarak tırları soktular içeriye, malları patron için kaçırdılar. Sanem Dikmen polis amirine teşekkür edip el sallayarak Jeep’ine binip gitti fabrika önünden.

Devletin gücüne bakın lan! Vatandaşı koruyacağına işçinin karşısında dikiliyor polis. Allah belanızı versin benim 20 senem var burada, çocuklarım var ne yiyeceğim ben? Bu kadar işçinin hakkı polisin cebine gidiyor, yazıklar olsun!”

Patronun mallarına siper olan polise karşı işçilerin kurduğu cümleler bunlar. Her bir sözde yıllardır verdikleri emeklerin göz göre göre, devletin desteğiyle hiç edilmesine öfke var. Derinleşen yoksulluğun altında ezilen işçiler aylardır alamadıkları maaşların, yıllardır harcadıkları emeklerin, evlerine götüremedikleri ekmeklerin derdiyle 37 gündür evlerine uğramadan, çocuklarını, eşlerini, ailelerini göremeden direniyorlar. “Ne yiyelim, taş mı?” sorusu polise, patrona sorulmuş öylece bir soru değil. Kendi emekleriyle kazanılan milyonlardan kendilerine düşmeyen haklarının hesabı. “Çocuğum korkuyor eylemi bitirin” diyen patronun pişkinliğinin karşısında, kendi çocuklarına götüremedikleri ekmeklerinin hesabı.

Sanem Dikmen’in ilk hak gaspı değil bu. Yıllar önce işçileri 7 gün 24 saat, molasız, soluksuz çalıştırıp yine tüm haklarına çöktüğünü, diğer fabrikalarını da işçilerin yılllarca döktüğü alın teriyle kurduğunu anlatıyor işçiler.

O zaman da haklarımızı vermeden bizi işten çıkardı. Uyumadık o tişörtleri dikerken. Ayakta uyutmuş ama patron ‘Sanem Hanım’ bizi. Eylem yaptık seneler evvel de ama ona dokunan birler olmadı, büyümeye devam etti.”

Colombia, Armani, Levi’s, Nike, Adidas, Mavi, KAFT, Lee, Golden Point, Skechers ve Fenerbahçe formasının üzerine dikilen Puma marka etiketler ETF işçilerinin emekleriyle üretildi. Devasa markalara üretim yapan firma, markalardan habersiz fason üretim yaptığı gerekçesiyle Adidas ve Nike’ın üretimlerini geri çekmesiyle karşılaştı. Fason üretim ile ürünleri daha ucuza mal edip çok daha fazla kâr elde etmenin hesabını yaparak zenginleşen, usulsüzlükler yapmaya alışkın bir patron örneği var karşımızda. Bu markaların her birinden milyonlar kazanıp fabrikalar kuran patron kendi tabiriyle “3 kuruş” olan işçilerin haklarını vermiyor. İşçiler, kapanacağı söylenen fabrikanın Kurtköy’de “Sapa Tekstil” adıyla ETF’nin beş müdürünün üzerine tahvil edildiğini söylüyor. İşçilerden çalarak kuracağın fabrikalarından kazanacağın her kuruşunu boğazına dizeceğiz Sanem Dikmen, bilesin!

ETF işçileri bunca haksızlıkla emeklerini çalan bu patrona hırsızlığının karşılığı öyle kolay olmayacak dercesine bugün , direnişin 37. gününde Sanem Dikmen’in villasının önüne giderek; AVM’lerdeki Mavi, Colombia, Skechers mağazalarına baskınlar yaparak hesap sordular.

Bu tişörtleri biz diktik biz. Tişörtler burada hakkımız nerede? Skechers sen de suçlusun unutma!”

ETF işçileri gece gündüz demeden sendikalarıyla birlikte patronun tüm alçaklığına, devletin tüm aymazlığına rağmen fabrika önünde tam 37 gündür onurları, emekleri için direniyor. Bu düzen patronların düzeni. Bizler; işçi ve emekçiler patronların düzenine çomağı sokacak olanlarız.

“Hep böyle süreceği sanılır

bir gül hikayesinin,

Hep böyle sürer gerçi amma

bir gün sonu değişir.”

Direnen ETF işçilerinin yanındayız!

spot_img
İlgili İçerikler

Son Eklenenler