Türk-İş’in kamuda TİS sürecindeki rezaletine dair sendika yöneticileri ve direnişçi işçiler ile gerçekleştirdiğimiz röportaj dizimizde Birleşik Metal-İş Sendikası Başkanı Adnan Serdaroğlu ile görüştük. Bu yönde bir sözleşmeyi beklediklerini ifade eden Serdaroğlu’nun değerlendirmesi şu şekilde;
Klasik bir Türk-İş yöntemi aslında. Yine olmaması gereken bir şeyi yaptılar. İşçilerin bilgisi ve onayı olmadan yaptılar. Öncesinde söyledikleri sözlerle çelişen de bir durum var. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Özellikle bu mikrofon olayıyla Türk-İş tavrı tamamen ortaya çıkmış oldu. Kendi kendilerini teyit etmiş oldular.
Muhtemelen hükumet üzerinden bir baskı gördüler, direk saraydan işçileri de kışkırtmadan bu işi bir an önce bitirin diye bir talimat geldi bence. Buna karşı duracağını beklemiyorduk zaten Türk-İş’in. Sonuç olarak asla kabul etmeyiz dedikleri rakamların altına imza attılar. Altı aylık istedikleri rakamın daha altına bir yıllık sözleşmeyi kabul etmiş oldular.
Konfederasyonun bu tavrına karşılık alttaki sendikaların bunu kabul etmiş olması da doğru bir tavır değil. Onların reaksiyon göstermesi gerekirdi. Onlar da sustular. Bu yaşananlar gelecekte birçok sözleşmeye örnek olacak. Bizim de karşımıza çıkacak bu rakamlar. Yaşanan mikrofon olayıyla birlikte yoğun kamuoyu baskısı var, istifa talebi var. Ama bunlar alışkındır bu tarz tepkilere ortamın durulmasını bekleyeceklerdir. Sonra çıkarlar ortaya yine işçiyi savunuyormuş gibi yapıp rollerini oynamaya devam ederler.
Ben bugün sosyal medya üzerinden diğer sendikalarla birlikte olan fotoğrafları da gördüm. Yani hiçbir şey olmamış gibi gayet kabullenici bir tavırla fotoğraf vermişler. Konfederasyonun burada diğer sendikaların rızası olmadan böyle bir sözleşmeyi imzalama şansı da yok. Gerçek enflasyonun çok altında bir rakam. İşçilerin kendilerinin tepki göstermesi lazım, yoksa biz havanda su döveriz. Türk-İi de bu sessizliğe güveniyor.
Aslında beklediğimiz bir sonuç bu Türk-İş yönetiminden. Geçen dönem de Memur-Sen attı tuttu, 3.5 oranına sözleşme imzaladı. Bu sene de böyle olacağını tahmin ediyoruz. Biraz fırça yiyince hemen çark ediyorlar. Muhtemelen kamu emekçilerini kötü sözleşme dönemleri bekliyor
İşçiler ne zaman ki kendi haklarına sahip çıkarsa bu sendikalar istediklerini yapamayacak duruma gelecekler. Olağanüstü rakamlarla maaş alıyor bu yöneticiler, saltanat sürüyorlar işçi aidatlarıyla. İşçi haklarını korumama konusunda tarihsel görevlerini yerine getiriyorlar. Bir yerlere bağlı, bir yerin sözcüsü olursanız ses çıkaramazsınız. Var oldukları yeri korumak için güce tapınma halindeler.