Türk Hava Yolları’nda çalışanlara dair hak gaspları sürerken kurumda yetkili sendika olan Hava-İş ise sessiz. Sarı sendika tavrını ısrarla sürdürerek işçilerin haklarının giderek erimesine göz yuman Hava-İş THY patronlarıyla sıkı bir iş birliği içinde gözüküyor
Yaklaşık 30.000 THY işçisiyle ilgili belirsizlik sürüyor. Kıştan beri sosyal hakları giderek eriyen işçilerin uğradığı haksızlık pandemi döneminde de katlanarak devam ediyor.
Hava-Sen’in yaptığı açıklamaya göre 2007 yılından bugüne kadar işverenin çalışanların aylık ve ikramiyelerinin yatırıldığı bankalardan aldığı promosyon geliri 2019 sonu itibarı ile nominal 230 milyon TL‘yi geçmiş durumda. Bu para, çalışanların hakkı olmasına rağmen THY yönetimi tam 13 yıldır ödemediği promosyon parasını bu zor günlerde dahi işçilere dağıtmıyor.
THY bilanço kayıtlarına göre, 2019 yılı sonu itibarı ile ticari alacakların tutarı 540 milyon dolar. Bunun sadece 30 milyon doları transfer güçlüğü olan ülkelerde kalan bilet satış gelirleri. THY alacaklarını tahsil etmek yerine çalışanları yoksulluk sınırının altında bir ücrete mahkum etmeye çalışmaktadır.
THY yönetimi, yetkili sendika Hava-İş ile beraber uyguladığı sessizlik politikası ile çalışanları oyalayarak bezdirmeye, bıktırmaya ve yıldırmaya çalışmakta adeta şirketten ayrılmaları için uygun ortam oluşturmaya çalışmakta. Bir sonraki aşama ise, çalışanların kağıt üzerinde bir sözleşme ile şirket personeli olarak kalmaya dahi razı olabilecekleri ücretsiz izin aşaması. Bu süreçte de gördüğümüz üzere ücretsiz izin, çalışanın ücret almadan sigorta primleri ve sağlık sigortaları yatırılmadığı, iş ilişkisinin “pamuk ipliğine bağlı olduğu” bir süreç ve işçiyi değil patronu koruyor.
Bu bilgileri paylaşan Hava-Sen’in THY işçilerine çağrısı ise şu şekilde;
