spot_img
spot_img
Ana Sayfaİşçiler YazıyorPatronların ve yandaşlarının gücü biz ayağa kalkana kadardır - Murat Polat

Patronların ve yandaşlarının gücü biz ayağa kalkana kadardır – Murat Polat

 

Öncelikle CarrefourSA’da çalışan kadrodaki ve taşeron firmalardaki işçilerin özgüven kazanması, depodaki yönetim ayağının işçilere bakış açısı ve tavırlarının değişmesi, artık hiç bir patron maşasının hiç bir işçiye kafasına göre kapıları gösteremeyişi, taşeron işçilerin maaşlarına 500 lira nakit, 250 lira gıda çekini şeklinde zam yapılması, CarrefourSA Esenyurt ana depo daki işçilerin artık eskisi gibi kölece çalışma koşullarına boyun eğmemesi, bunlar sadece direniş sürecinde ve sonrasındaki kazanımların bir kaçı durum onu gösteriyor ki; CarrefourSA Esenyurt ana depoda her şey eskisi gibi olmayacak!

Gerek CarrefourSA yönetiminin gerekse de ihanetçi sarı sendikacıların en büyük endişesi ise taşeron firmalarda çalışan işçilerin örgütlenip sendikalaşması, her şeyin ötesinde de tedirginlikleri üye oldukları  sendikanın gerçek bir sınıf anlayışı ile hareket eden işçilerin çıkarlarını ve kazanımlarını savunan depo işçilerinin sendikası DGD-SEN’in olmasıdır. Migros depolarındaki eski Tez-Koop-iş Sendikası’nın  yönetiminden olan US GRUP taşeronu sahibi Veysel Cingöz, yine Migros içerisinde MBM taşeron sahibi Mehmet Emin Meriç gibi Tez-Koop-İş sendikasından da plaket alan örnekler varken CarrefourSA’daki taşeron şirketleri Onur ve DGR gruplarınında Tez-Koop-İş Sendikasına ait olduğu aşikardır. Direniş sonrası CarrefourSA Esenyurt ana depoda bulunan iki taşeron firmaya ek olarak Onur ve DGR gruba ait 3. ve 4.  Taşeron firmalar sokularak işçilerin örgütlenmesi engellenmeye çalışılmaktadır.

Bu aklı da ancak işçilere hainlik yapmış, üyelerinin var olan haklarını patronlara peşkeş çekmiş sarı sendikacılar örebilir. Ama bunlar nafile çabalar, CarrefourSA Esenyurt ana depo işçisi bütün olanların farkında  ve tedbirli birlikte hareket ettiğinde kazandığını gören CarrefourSA depo işçisi içeriye yeni alınan her bir işçiye verdikleri mücadeleyi anlatarak birlik olmanın kazanımlarını anlatıp safını depo işçilerinin safı ile birleştirmeye çağırıyor.

Bizim gözümüz, kulağımız Esenyurt depo işçilerinin üzerindedir. İşçi kardeşlerimiz kendilerine birkaç dakikalık mesafelerde olduğumuzun farkındadır. Esenyurt’ta yaratılan bu kölelik düzenini yerle bir edene kadar mücadelemiz devam edecek. CarrefourSA direnişi sadece Murat Polat’ın direnişi değil; bütün depo, tekstil, metal vb. işçilerinin direnişidir. Güvencesiz düşük ücretlere, hak gasplarına karşı olan bu direniş aynı zamanda göçmen işçilerin ve kadın işçilerinde mücadelesidir.

Bizler güvencesiz, asgari ücretle, her an işten atılacağız korkusu ile yarı aç çalışmak istemiyoruz. Alınteri döküyoruz, alınterimizin karşılığı olan ücretleri ve insan onuruna yakışır çalışma koşulları istiyoruz. Biliyoruz vermeyecekler, almak için bir adım öne çıktık. Çoğalarak haklarımızı geri alacak ve üstüne katacağız.

Esenyurt bölgesindeki bütün depo işçileri ve patronları CarrefourSA’da  yaşananları biliyor ve izliyor. CarrefourSA’da ve Tez-Koop-iş Sendikası’nda yarılan açık genişliyor. İşçilerin bir sonraki karşı çıkışının daha güçlü olacağını biliyorlar, tedirginliği artsın diyoruz. Sarı sendikaların işçileri asgari ücrete, güvencesizliğe ve patronların iktidarını sağlamlaştırma araçları olduğunu her bir işçi kardeşimiz biliyor, işçiler bu sarı saltanatları yerle yeksan edecek. Bu mücadelede karşımızda olanların sayısı çoktur biliyoruz, görüyoruz. Bizi asıl yaralayan ise yanımızda olanların attığı taş, önümüze koydu set.  Patronların ve yandaşlarının gücü biz ayağa kalkana kadardır. Bizim kaybedecek hiçbir şeyimiz yok, kaybedecek çok şeyi olanlar korksun biz korkmuyor ve üstüne yürüyoruz.

Artık işçiler ne patronun ne de Tez-Koop-iş Sendikası’nın kölesi olacak!

Kurtuluş işçinin kendi eseri olacaktır!

spot_img
İlgili İçerikler

Son Eklenenler