Gülşah Tavancı mobbing ile geçen bir yılının dolmasına üç gün kala KOD 46 iftirası ile işten çıkarılmasını protesto etmek için Bodrum DoubleTree by Hilton’un önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını kamuoyu ile paylaşıyoruz.
BASINA VE KAMUOYUNA,
LÜTUF DEĞİL, HAKKIMIZI İSTİYORUZ!
Merhabalar, ben Gülşah Tavancı. Pek çoğunuzun görmediği, çalışmasına şahit olmadığı, 5 yıldızlı otellerde tatilinizin en iyi şekilde geçmesi adına çalışan, sofralarınızın ilgi çekici ve damak zevkinize uygun olarak hazırlanması için koşturan, çoğu zaman kolunu yakan, parmaklarını kesen mutfak emekçilerinden biriyim.
Double Tree by Hilton Bodrum Marina Vista isimli otelde 27.05.2021 tarihinden haksız ve hukuksuzca işten çıkarıldığım 24.05.2022 tarihine kadar mezeci ve pastacı olarak çalıştım. İşimi severek ve mesleğimi büyük bir saygı ve tutkuyla yapıyorken, yeri geldiğinde fedakarlık ve özveri ile işimi sürdürüyorken, bu otelde yazılı ya da sözlü tek bir uyarı almamış iken işten çıkarıldım.
Neden mi? İşyerinde çalışırken yaşadığımız mobbinge, uzun çalışma saatlerine ses çıkardım, yine yoğun mobbing gören ve tehdit edilen başka bir emekçi arkadaşıma destek oldum ve yaşanılan bu durumları işverene yazılı olarak bildirdiğim için Double Tree by Hilton Bodrum Marina Vista otel yönetimi tarafından iş akdim sona erdirildi. Hem de yazılı olarak bildirimde bulunmamın hemen ertesi günü, tarafımdan herhangi bir savunma alınmadan, hiçbir uyarıda bulunulmadan 1 senelik çalışma süremin dolmasına 3 gün kala işten apar topar çıkartıldım. Kusurlu herhangi bir davranışım olmadığı halde İş Kanunu 25/2 maddesi bahis gösterilerek 46. kod ile çıkışım yapıldı. Yani tarafımın şikayette bulunmuş olması ahlaksızlık ve hırsızlıkla itham edildi. Oysaki ben ve benim gibi sesini çıkarttığı için işten atılan diğer emekçi arkadaşım ne ahlaksızlık ne de hırsızlık yapmıştır. Sadece yaşadığımız kötü ve sağlıksız koşullara ses çıkartarak insanca bir şekilde çalışmak istediğimizi iletmiş olmamız Double Tree by Hilton Bodrum Marina Vista otel ve Marlin Otelcilik tarafından ahlaksızlık olarak atfedilmiştir.
Tüm bu olaylar nedeniyle bir çok defa Hilton otel önünde ve çeşitli yerlerde basın açıklamalarında bulunduk ve kamuoyunun yanımızda olmasını istedik. Yine bir çok milletvekiline ulaşarak tarafımızın uğramış olduğu haksızlığa karşı yanımızda olunmasını istedik; ancak sesimizi çok fazla duyuramadık ki haksız ve hukuksuzca iş akdimizin sona erdirilmesi nedeniyle başvurduğumuz arabuluculuk masasına bile oturmadan işverenler bizleri işe almak istemediklerini söyleyip, işçilik alacaklarımızı ödemeyeceklerini büyük bir aymazlıkla ileterek emeğimizin üzerine çöktüler.
Bizler emekçiler olarak çoğu zaman fazla mesailerle çalıştık, ancak fazla mesaimiz karşılığında ücretlerimizi almak noktasına gelince “Acaba bu sefer eksiksiz yatırılacak mı?” endişesiyle maaş gününü bekledik, çoğu zaman kazalara uğradık ancak çalıştığımız yerin ekmek teknemiz olduğu ve ailemiz olduğuna dair inancımızdan sabırla ve fedakarlıkla işimize devam ettik. Ancak bizler bu kadar kendimizi adayarak, işimize dört elle sarılırken yöneticiler tarafından bir çok mobbinge maruz kaldık, çalışma ortamında baskı ile yoğun çalışma temposunda çalışmaya zorlandık. Hal böyleyken tarafımıza dayatılan bu çalışma koşulu ve mobbinge dair ses çıkartmamız normalken, ses çıkartan bizleri işten çıkartmaları ve hiçbir şekilde anlaşmaya varmamaları açıkça diğer çalışanların haksızlığa ses çıkarmadan çalışmaları gerektiğini, aksi takdirde bizler gibi ekmeğini kaybedeceklerini göstermektir.
Fazla mesai yaparken acaba ödenir mi kaygısıyla maaş gününü bekleyen, hakkını aradığında ciddiye alınmayan ya da sindirilen ve hatta işine son verilen bu iş yerinde çalışan pek çok kişi haklarını alabileceğini veya daha sonra iş bulmalarında engel yaratılmayacağını bilse bir gün dahi bu otelde çalışmak istemeyeceklerdir.Sözde personellerinin kariyer gelişimine önem ve destek veren Hilton, bu konularda sadece çarşaf çarşaf belgeler doldurtarak bunu sağladığını zannediyor. Fakat sorgusuz sualsiz 46. kod ile çıkış vererek emekçilerinin kariyerlerini yerle bir etmekten kaçınmıyor ve korkmuyor. Misafirlere sunulan bu süslü ve göstermelik huzurun olduğu otelde ben ve benim gibi işçilerin sessiz ve bastırılan çığlıkları var. Ama ben ve benim gibi ses çıkartan arkadaşlarıma yapılan bu haksızlıklara ses çıkarmayacağımızı, hakkımızı aramayacağımızı sandınız. Yanılıyorsunuz!
Emeğimizin karşılığı olan haklarımız ödenene kadar, tarafımıza yaşattığınız ahlaksız ve hırsız ithamlı kod 46 kaldırılana kadar, işyerinde çalışanlara uygulanan baskı ve mobingler son bulana kadar, her yola başvurarak sonuna kadar mücadele edeceğimizi bildiriyoruz. Bu mücadele bizim için sadece bir başlangıç. Bizi işten çıkartarak kurtulacağınızı sanıyorsanız, yanılıyorsunuz!
Tüm kamuoyunu sesimizi duyurmaya, haklarımız ödenene kadar Double Tree by Hilton Bodrum Marina Vista oteli boykot etmeye ve bizlerin mücadelesine destek olmaya çağırıyoruz!
