spot_img
spot_img
Ana SayfaÇeviriGrevlerin sayısı geçen yıl önemli ölçüde arttı - Alex N. Press

Grevlerin sayısı geçen yıl önemli ölçüde arttı – Alex N. Press

2022 istatistikleri belli oldu: ABD’de geçen yıl iş bırakma eylemlerinin sayısında önceki yıla göre yüzde 52 oranında bir artış yaşandı, eylemlere katılan işçi sayısı da yüzde 60 arttı. Net sayılar ise şöyle: 2021’de 272 iş bırakma eylemi gerçekleşirken, bu sayı 2022’de 424’e (417 grev, 7 lokavt) yükseldi. 2021’de yaklaşık 140 bin işçi iş bırakma eylemine katılırken, geçen yıl 224 bin işçi aynı eylemi gerçekleştirdi.

Bu sayılar Cornell Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Okulu’nun (ILR) yıllık İşgücü Takibi raporundan alındı. ILR İşgücü Takibi, binden az işçinin iş bırakma eylemlerini de takip ediyor, Reagan yönetimi sırasındaki fon kesintileri nedeniyle Çalışma İstatistikleri Bürosu (BLS) ise yalnızca bin ya da daha fazla işçinin gerçekleştirdiği büyük çaplı grevleri izliyor.

Cornell Üniversitesi (ILR)

2021’e kıyasla yüzde 52’lik artış dikkate değer, ancak bu artışın ABD’de grev eylemlerindeki daha büyük eğilimler bağlamında değerlendirilmesi gerekiyor. İşçi avukatı ve yazar Tom Geoghegan 1991’de şöyle yazmıştı: “Birkaç yıl önce işgücü ölmek üzereyken, bu durum ilginçti. Ancak artık öldü, ölmeye de devam ediyor.” Bir sayı küçük olduğunda, yüzde 52’lik bir artış gösterebilir ancak hâlâ oldukça yetersiz kalıyor. ABD’deki iş bırakma eylemlerine tarihsel bir perspektiften bakıldığında durum böyle.

Sendika araştırmacısı Eric Dirnbach, geçen yılın verilerini derlediği çalışmasında, diğer veri göstergelerinin yanı sıra grev eylemlerindeki uzun vadeli eğilimleri gösteren birkaç tablo sunuyor:

“1950’lerde yılda ortalama 352 büyük iş bırakma eylemi yaşanmış, bu eylemlere 1,6 milyon işçi katılmıştır. İnanılmaz bir şekilde, 1950’lerden 1970’lere kadar olan zaman diliminde yılda ortalama 300’ün üzerinde (neredeyse her gün!) büyük iş bırakma eylemi gerçekleşmiş, bu eylemlere yılda 1,4 milyondan fazla işçi dahil olmuştur. Ancak 2010’larda yılda ortalama sadece 15 iş bırakma eylemi gerçekleşmiş, 150 bin işçi eylemlere katılmıştır. 1980’lerdeki büyük düşüş, başarısız PATCO [Profesyonel Hava Trafik Kontrolörleri Örgütü] grevi döneminde gerçekleşmiş, sendikaların grev yapma ve kaybetme korkusunu tanımlayan “PATCO Sendromu” terimi ortaya çıkmıştır.”

Bu yaklaşım, coşkuyu azaltmak ya da işçi faaliyetlerinin önemini göz ardı etmek için değil, eğilimleri analiz ederken bir perspektif kazandırmak içindir. Grev eylemlerindeki artışa rağmen, BLS sayıları sendika yoğunluğunun düşmeye devam ettiğini, 2021’de yüzde 10,3 olan yoğunluğun 2022’de yüzde 10,1’e gerilediğini gösteriyor. Bir başka ifadeyle, büyük ölçüde sendikalaşmış işyerlerinin önemli bir kısmında grevler görüldü, ancak sendikaya bağlı olmayan işçiler, tüm işçilerin neredeyse yarısı sendikalı olmak istediklerini söylerken bile sendikalaşmanın önündeki sayısız engeli aşmak için mücadele ediyor.

Geçen yıl gerçekleşen iş bırakma eylemlerinin önemli bir kısmını sendikaya bağlı olmayan işyerleri oluşturuyor. ILR raporu, 424 iş bırakma eyleminin yüzde 31’inin sendikaya bağlı olmayan işçilerden meydana geldiğini ortaya koyuyor (Kayda değer olsa da grevler oldukça küçüktü, geçen yıl grev yapan 224 bin işçinin yalnızca yüzde 3’ünü oluşturuyordu).

Cornell Üniversitesi (ILR)

Bu iş bırakma eylemlerinin hangi işkolunda gerçekleştiğine gelince, 2022’de greve giden işçilerin yüzde 80’i ya sağlık (yüzde 60) ya da eğitim (yüzde 20) sektöründeydi. Bu sektörler, ABD’deki işgücünün yüzde 20’sinden azını oluşturuyor, yani bu sektörlerde çalışan işçiler diğerlerine kıyasla greve çok daha yatkın. Burada anlatılacak bir hikâye var: Bu sektörler nispeten iyi sendikalaşmış sektörler, yani işçiler büyük ölçüde bir sendika ya da ilk sözleşme için değil yeni sözleşmeler için greve gidiyor. 2022’de greve giden işçilerin yüzde 97’sinin sendikalı olmasından da anlaşılacağı üzere, işçilerin halihazırda bir sendikası varsa greve gitmek çok daha kolay.

2022’nin en büyük işçi hareketlerinden biri olan Starbucks İşçileri Birliği‘nin sendika kampanyasının yayılmasını yansıtan konaklama ve gıda hizmetleri sektöründeki grevlerin ezici çoğunluğu, Starbucks çalışanları veya 15$ için Mücadele kampanyasındaki fast-food çalışanları tarafından gerçekleştirildi (131 grev, sektördeki toplam iş durdurma sayısının yüzde 91’i).

Cornell Üniversitesi (ILR)

Kayda değer birkaç son veri göstergesi: İşçilerin çoğu beş ile dokuz gün arasında süren iş bırakma eylemlerine katılırken, eylemlerin ezici çoğunluğu bir aydan fazla süren grevlerden kaynaklandı. İş bırakma eylemlerine katılan 224 bin işçinin büyük çoğunluğu binden fazla kişinin katıldığı eylemlerde yer aldı.

2022’deki istatistiklerin ortaya koyduğu son bir şey daha var: UPS’de çalışan yaklaşık 350 bin taşımacının, işçiler geçici bir anlaşma yapmazsa mevcut sözleşmeleri 31 Temmuz’da sona erer ermez başlayacak grevi, geçen yılki tüm iş bırakma eylemlerinin toplamından önemli ölçüde daha büyük olacaktır.

spot_img
İlgili İçerikler

Son Eklenenler