Telus International’da çalışan işçilerin insanca çalışma koşulları talebiyle başlattığı sendikal örgütlenme süreci, Çağrı İş Sendikası’nın öncülüğünde güçlenerek devam ediyor. Ocak ayında başlayan örgütlenme süreci, Temmuz ayı itibarıyla işkolu ve işyeri barajlarını aşarak %60 sendikalı işçi oranına ulaştı. Çağrı İş Sendikası’nın ülke barajını geçmesi ve işyerinde yeterli üye sayısına ulaşmasına rağmen Telus International yönetimi, sendikanın yetkisine itiraz etti. Telus işçileri, patronun anayasal haklarını gasp etme girişimine karşı mücadeleyi büyütüyor. Çağrı İş Sendikası ve Telus işçileri 29 Ekim’de işyerinin önünde konu ile ilgili bir basın açıklaması düzenledi.
Basın açıklamasının tamamı şu şekilde:
2024 yılı Ocak ayı itibarıyla, Çağrı İş Sendikası olarak çok uluslu Telus International (Digital) şirketinde, Telus Emekçilerinin öncülüğünde sendikal örgütlenme sürecini başlattık. Temmuz ayı itibarıyla, Çağrı merkezi, İletişim, İnternet ve Telekomünikasyon iş kolu barajını ve işyeri barajını, çalışan işçilerin %60’ının sendikalaşma iradesi ile aştık!
Telus emekçileri başta olmak üzere bu iş kolunda çalışan işçi kardeşlerimiz, vardiyalı çalışma saatlerinden mobbinge, açlık sınırının altındaki ücretlere ve türlü emek gaspına karşı sendikalaşarak yanıt verdi. T.C. Çalışma Bakanlığı, Çağrı İş’e yetki vermişken Telus yöneticileri, süreci uzatmak ve işçileri yıpratmak için yasal boşluklardan yararlanarak bu yetkiye itiraz etti.
Telus International, çok uluslu ve Kanada merkezli bir şirket olarak kendini doğa dostu ve işçi dostu göstermeye yönelik sürekli PR çalışmaları yürütüyor; bunu biliyoruz! Bir yandan İzmir’de köy okullarını boyatarak PR yaparken diğer yandan 1500’ü aşkın kişinin çalıştığı işyerinde bir asansörü tamir ettirmiyor ve kapasitesini artırmıyor. Telus International, işçilere sendikaya karşı olmadığını, sorunları birlikte çözmek istediğini söylerken diğer yandan mahkemelere başvurarak hukuki manevralarla süreci uzatıp sendikadan kurtulmaya çalışıyor. Yüzlerce işçinin aklıyla alay ediyor! İş sağlığı ve güvenliği kurallarını yok sayan çalışma düzeni ve işçi düşmanı zihniyet teşhir edilince, işçilerin birbirini ihbar etmesi için e-posta gönderiyor.
Telus, Avrupa ülkelerinde işçilerin sendikal haklarını tanırken, Türkiye gibi ucuz emek cenneti ülkelerde daha fazla mobbing ve ağır çalışma koşulları ile işçileri köleleştiriyor! Bizler, Çağrı İş Sendikası ve Telus emekçileri olarak bir kez daha Telus yönetimini uyarıyoruz: İnsan haklarını dilinize dolamak yerine itirazı geri çekin ve TİS masasına oturun. Yalnız Telus emekçileri değil, tüm çağrı merkezi işçileri olarak sesleniyoruz size! Bıçak kemikte! İşçiler olarak yan yana geldik. Bu açlık düzeninde asgari değil, insanca yaşam istiyoruz. Hayatlarımızdan ve haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Bir adım dahi geri atmayacağız. En kısa sürede itirazı geri çekin, yetkiyi tanıyın ve TİS masasına oturun!
Çağrı İşçileri Sendikası Yönetim Kurulu