İşçi sınıfının mücadele ve dayanışmasını ifade eden 1 Mayıs, tarih boyunca emekçi kitlelerin taleplerinin en yüksek sesle söylendiği, patronların iktidarı karşısında siyasal güçlerini mücadele azmiyle ortaya koydukları bir gün olmuştur. Ülkemizde de bu tarihsel günün mücadeleyle yoğrulmuş bir anlamı var.
Fakat son yıllarda, 1 Mayıs’ların emekçi karakterindeki zayıflama hepimizin malumu. Coşkusuz, inançsız, daha çok düzen muhalefetinin ve yüksek siyasetin kürsüsüne dönüşmüş bir miting havasının hakim olduğu 1 Mayıs, üstelik bu yıl seçim sürecine de denk geliyor. Bu durum emekçi kitlelerin kendi taleplerini seçim yarışındaki partilere duyurmaları açısından bir anlam ifade etmekle birlikte, seçim gündeminin yoğunluğu ve baskısı sebebiyle önümüzdeki 1 Mayıs’ın emekçilerin sözünün yer almadığı, siyasi parti liderleri ve sendikal bürokratların konuştuğu, vekil adaylarının kendilerini göstermeye çalıştığı podyumvari bir seçim mitingine dönüşeceğini tahmin etmek zor değil.
Elbette Erdoğan’ın şahsında cisimleşen ve patronlar sınıfının bir fraksiyonunun temsilciliğini ifade eden rejimin sandıkta yenilmesi ve “gitmeleri” önemli, bu konuda zaten herkes üzerine düşeni yapacaktır. Ancak, emekçi sınıfların tek acil gündemi iktidarın bir burjuva merkezden diğer bir burjuva merkeze geçişi olamaz. Üstelik, ekonomik ve siyasal krizin derinleştiği, emekçilerin çalışma ve yaşam koşullarının giderek kötüleştiği, ne zaman son bulacağı da belli olmayan bu gidişat, 14 Mayıs seçimleri sonrası sanki bir sihirli değnek her şeyi çok güzel yapacakmış gibi umut aşılanarak, görünmez kılınmakta. Böyle olduğunu söylemek, bunun propagandasını yapmak, burada kazanacak siyasal kesimlerin lehine, emekçi sınıfların ise aleyhine tutum almayı ifade eder. Zira, işçilerin, emekçilerin, çiftçilerin örgütlenerek bu topraklarda bir siyasal güç haline gelmesi, seçimler de dahil olmak üzere kendilerini ilgilendiren her konuda söz, yetki ve karar hakkını kazanması öncelikli siyasal amacımız olmalıdır. Bu görevi unutmak ve unutturma çabalarına alet olmak patronlar sınıfının çıkarlarına hizmet eder.
Şunu net olarak ifade edebiliriz: 15 Mayıs günü iktidarda her kim olursa olsun, Aliağa’daki meslek hastalıkları, Kemalpaşa’daki örgütlenme yasakları, Soma madenlerindeki çalışma koşulları, Torbalı’daki mevsimlik işçilerin barınma sorunları, herhangi çalışma alanında yaşanan mobbing, taciz ve hak gaspları bitmeyecek, süreç emekçiler aleyhinde işlemeye devam edecek. İşçilerin, emekçilerin örgütlenmesi, hakları için ayağa kalkarak mücadele etmesi her zamankinden daha da önemli hale gelecek. Hakeza seçim sonrası dönemde daha da derinleşmesi öngörülen ekonomik krizle birlikte kemer sıkma politikaları emekçilerin üzerine yıkılacak. Muhalefet partilerinin yönettiği belediyelerde yaşanan emek sorunlarına ve işçilerin yükselmekte olan hak taleplerine gözünü kapayanlar (sol ve sosyalistler dahil), iktidar olduklarında bu sorunları baskılamak için elinden geleni yapacak, aman tadımız kaçmasın diye (halihazırda yaptıkları gibi) işçilerin emek mücadelesini olabildiğince baskılayacak. Örnekleri çoğaltmak mümkün ama meramımız kısa ve net: işçilerin, emekçilerin, köylülerin, gençlerin, emeklilerin mücadele ederek haklarını kazanmak dışında bir siyasal yol yok. Geçim meselesinde kardeşleşmenin, birlik olmanın önünü tıkayan her türlü siyasal manipülasyon da işçilerin, halkın düşmanıdır. Dolayısıyla, daha fazla birleşmek, kendimizi daha güçlü ifade etmek, örgütlenmek ve örgütlenmek zorundayız.
Başta İzmir olmak üzere Ege bölgesinin sanayi, hizmet ve tarım havzalarındaki örgütlülüğümüzü geliştirmek, seçim sonrası dönemde sınıf mücadelesinin olası gelişmelerine müdahale edecek imkanları yaratmak ve önümüzdeki 1 Mayıs’ta odağı seçim kampanyalarından alıp işçi-emekçilerin taleplerini yüksek sesle dile getirecek bir korteji örgütlemek amacıyla bir araya geliyoruz.
Bu konuları kapsamlı bir şekilde ele alacağımız toplantıya tüm işçileri, öğrencileri, çiftçileri, ezilenleri, Umut-Sen’i izleyen, “ben ne yapabilirim?” diye soran dostlarımızı davet ediyoruz.
16 Nisan 2023
13:00
Kıbrıs Şehitleri cad. Hacerdağüstü apt. No: 11 Kat: 6 Alsancak, İzmir