spot_img
spot_img
Ana SayfaKültür - SanatGame of Thrones ve Sınıflar Üzerine Bir İnceleme - Gökhan Yıldırım

Game of Thrones ve Sınıflar Üzerine Bir İnceleme – Gökhan Yıldırım

Game of Thrones belki de yıllardan beri televizyon ekranlarında karşılaşacağımız en orjinal dizilerden birisi olması dolayısıyla milyonlar tarafından takip ediliyor. Yazının yayınlanacağı tarihlerde 6. sezon sona ermiş olacak muhtemelen ve sabırsızlıkla son sezonu beklemeye koyulacağız. Dizinin bu kadar büyük bir yapım olmasından dolayı da harcanan meblalar ve uygulanan dijital tasarım teknikleri, oyuncuların aldıkları ücretler de devasa rakamlara ulaşmış durumda.

Ama bu yazıda genel olarak Westeros’un ve Game of Thrones evreninin sınıfsal kökenlerine kendimce bir yorum getirmeye çalışacağım.

game-of-thrones-westeros

Game of Thrones evreni, genel olarak Andallar ile birlikte Westeros’a yerleşen ve kalıplaşan bizim dünyamızda Orta Çağ Avrupası’na benzeyen bir feodalizm biçimi ile yönetilmekte. Orta Çağ Avrupası’nda krallar, feodal lordların en kuvvetlileri olup bu lordların ve toprakların koordinesini sağlayan ve pastadan en büyük payı alan lordlar olarak var olmaktaydı. Westeros’da da yine aynı şekilde Demir Taht’ta oturan yedi krallığın koruyucusu ünvanı bulunan kral, yine aynı mevkiye sahip olarak görülebilir. Stark, Lannister, Barratheon, Dorne, Highgarden gibi haneler ise kendi lordlarına ve topraklarına sahip olmakla birlikte kral tarafından atanmış yada bölgelerinin koruyucuları olarak ilan edilmiş evler olarak geçiyor kitap ve dizide.

game-of-thrones-2

Bizim dünyamızdaki feodalizm ve sınıf farklılıklarının temel çıkar ilişkileri ve hiyerarşileri Westeros’da da geçerli durumda. Toplum, katı bir hiyerarşik yapıya sahip ve sınıfsal olarak krallar, lordlar ve köylüler toplumun temel ayrışmasını oluşturmakta. Din adamları ve soylular ise yine Avrupa’da olduğu gibi belirli güçlere ve toplum üzerinde hakimiyete sahipler.

Köylü olarak varsayabileceğimiz halktan birisinin, yine halktan birisi olarak hayatının sonlanması beklenir feodalitede. Sınıflar arası geçişler imkansız olmamaktadır, çünkü sistem kendi devamı için her sistemde olduğu gibi bunu bir ümit ve alt tabakanın çalışmayı devam ettirme aracı olarak görür. Dizide ve kitapta da belirli karakterlerde bu sınıf atlama mevzuuna şahit oluyoruz. Ama genel olarak asıl yoğunluğun, tarımla uğraştığı ve zorunlu askerlik ile karşı karşıya kaldığı kolay gözlemlenebilir bir olgu.

Bir diğer ilgi çekici konu ise Westeros’un aksine Dar Deniz’in doğusundaki topraklarda Daenerys ile birlikte aslında feodalitenin henüz var olmaya başlamadığı, krallıklar ve kölelik ile karşılaşmaktayız. Bu bölgede topraklar, halen zorunlu kiralamaya açılmamış ve kölelere sahip olan “sahip”ler tarafından kullanılmakta. Köle sınıfı, genel olarak askerlik için kullanılsa da feodalizm öncesi Avrupasındaki gibi her türlü bozulmuş ilişkilere de aracı edilmektedir.

Son olarak da kapitalist üretim ilişkilerinin yavaştan başladığı Braavos ve Iron Bank mevzuu var. Kapitalist üretim tarzı, tam olarak yerleşmemiş olsa da tüm politik ve askeri olayları kendi çıkarları altında kontrol eden ve yönlendiren küresel bir bankanın varlığı, ilk kapitalist gelişimlerinin görülmesine olanak sağlıyor.

game-of-thrones-3

Duvarın ardındaki yabani halk ve Dothraki’ler gibi bölgesel olarak bu sınıfsal biçimlerin dışında belirli ölçüde çıkmış halklar ve Missandei’nin geldiği Naath’da son bölümlerde bahsedilen kadın-erkek ilişkilerindeki özgürleşmeler olsa da genel olarak Game of Thrones ya da Ateş ve Buzun Şarkısı evreninde feodalizm ve kölelik ile kaplanmış iki kıtanın olduğundan bahsetmek yanlış olmayacaktır.

Sonuç olarak; Game of Thrones dizi ve kitap olarak, son yıllarda üretilmiş içerikler arasında önemli ve değerli bir yere sahiptir. Sadece fantastik ögeler, karakter yapıları, iyinin ve kötünün olmasından dolayı insana değinmesi değil, aynı zamanda sosyal yaşam, hiyerarşi ve sınıflar açısından da okuyucu ve izleyiciye yorumlama ve hakkında düşünme imkanı sunuyor.

Dizinin sezon finali için hepimize şimdiden iyi seyirler ve George.R.R Martin’in kitaplarını ölmeden bitirebilmesi dileklerimle…

Gökhan Yıldırım

emekdergi.com

 

 

 

spot_img
İlgili İçerikler

Son Eklenenler