Umut-Sen ve GİYİM-SEN’in 22 Ocak Pazar günü Çerkezköy Kent Konseyi’nde yapmayı planladığı ve metal, tekstil, petrol, lastik işçilerinin katılacağı ‘İşçi-işsiz, güvenceli-güvencesiz, geleceğin işçileri yarınlarını tartışıyor’ etkinliği kaymakamlık tarafından ‘bombalı saldırı olur’ gerekçesiyle yasaklandı.
Memleketin dört bir yanında patlayan bombalar işçilerin en demokratik haklarını kullanmasını ve bir araya gelmesini engellemek için gerekçe oldu. Umut-Sen’in 22 Ocak Pazar günü Çerkezköy Kent Konseyi’nde yapmayı planladığı ‘İşçi-işsiz, güvenceli-güvencesiz, geleceğin işçileri geleceğini tartışıyor’ etkinliği Çerkezköy Kaymakamlığı tarafından ‘bombalı saldırı olabilir’ gerekçesiyle yasaklandı. Umut-Sen ve GİYİM-SEN temsilcileri OHAL koşullarının iktidara verdiği sınırsız yetkilerle etkinliğin yasaklanmasına tepki gösterdi.
Umut-Sen Çerkezköy Temsilciliği’nden Sevgi Mardin ”İktidar kendisinden yana olan hiç bir kuruma yasaklama getirmiyor. Biz bunu dile getirdiğimizde ‘siz sendikasınız, uygulama sendikalara yönelik’ dediler. Sığınacakları OHAL gibi ortam yaratıldı, her şekilde bizi engellemeye çalışıyorlar. Sizin sendika ya da başka kurum, toplumun her kesimini korumak gibi bir vazifeniz yok mu diye soruyoruz?” şeklinde tepki gösterdi.
GİYİM-SEN Başkanı Emin Yılmaz yasağı kabul etmediklerini belirterek, ”Etkinliği Kent Konseyi’nde yapmak üzere diğer sendikalar ve demokratik kitle örgütleri ile birlikte başvurumuzu yineleyeceğiz. Vekiller ile de görüşüyoruz. En temel demokratik haklarımız elimizden alınmak isteniyor” dedi.
Umut-Sen Koordinatörü Başaran Aksu toplantı yasaklarının keyfi hale geldiğini ifade ederek, ”Sendikaları açık tutmanın bir anlamı kalmıyor. Bu yasaklamalar fiilen sendika kapatmak demektir. Nakliyat-İş’in kendi binasında yapacağı etkinliğe üyelerinin girişine izin verilmedi. Birleşik Metal-İş’in salon etkinliği yasaklandı. AVON davasında duruşma sonrası yapılacak basın açıklamaları yüzlerce çevik yığarak engellendi. Bu keyfi uygulamalar ile OHAL’in doğrudan emeğin denetimi ve baskınlaması ile ilgili olduğu ortaya çıkıyor. Önümüzdeki TİS döneminde işçilerin taleplerinin korku, şiddet ve yasakla bastırılması hedefleniyor” şeklinde konuştu.
(umutsen.org)
