spot_img
spot_img
Ana SayfaSeçtiklerimizPosco işçisini dövecek misiniz? - Ergün Demir

Posco işçisini dövecek misiniz? – Ergün Demir

Posco Assan’da yaşanan sorunu kentte duymayan kalmadı.
80 işçi işinden olmuştu.
Gerekçe; sendikaya üye olmak.
Gencecik işçiler…
Bazıları ailesine işten çıkarıldığını bile söyleyememişti.
İşe gidermiş gibi numara yapıyorlardı.
***
Kocaeli’nin CHP’li vekilleri konuyu Meclis’e taşıdı.
AKP’li vekiller ise, CHP’li vekilleri şov yapmakla suçladı.
Sonra sorunu kendilerinin çözeceğini iddia etti.
Zeki Aygün devreye girdi.
Hem sendikacılarla hem de işçilerle konuştu.
Anlatıldığına göre işçilere, “Fabrika önünde eylem yapmaktan vazgeçin, benim elimi güçlendirin” dedi.
İşçiler de Aygün’e inandı ve durdu.
***
Ciddi bir beklenti oluştu.
Görüşmelerin üzerinden 15 gün geçti.
Ne oldu…
Hiçbir gelişme olmadı.
Dağ tavşan doğurdu.
İşçiler Aygün’e güvendikleri için zaman kaybetti.
Posco’nun patronu “kudretli’’ Ali Kibar, hepsini dize getirdi.
Ne Vali tanıdı, ne belediye başkanı tanıdı, ne Zeki Aygün tanıdı, ne de Çalışma Bakanı’nı tanıdı…
***
Sonuç şu, “kudretli” Ali Kibar demiş ki, “Yüz kızartıcı suçtan işine son verilen 51 işçi eğer mahkemeye gitmezse, tüm haklarından feragat ederse, belki bir bölümünün kıdem ve ihbar tazminatını öderim.”
En azından Zeki Aygün’ün sendikacılara anlattığı öyle.
Nasıl bir güçse, arkasında kim varsa bu Ali Kibar’ın, 15 Kasım’da sendikanın yaptığı çoğunluk tespiti başvurusunu bile Çalışma Bakanlığı’ndan çıkarttırmadı?
***
Devlet büyüklerinden bir fayda göremeyince sendika ve işçiler bu sabah yeniden fabrikanın önünde toplantı.
Üzgün ve sinirliydiler.
Haklı olarak tepkiliydiler.
Birleşik Metal-İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı Telat Çelik, burada oldukça duygusal bir konuşma yaptı.
***
Dedi ki, “Bugün işveren güçlü olabilir, maalesef bu ülkenin kolluğunun, yasalarının, bakanlarının, milletvekillerinin, valisinin, belediye başkanının, Ali Kibar’a, Posco’ya gücü yetmiyor olabilir. Ve Allah’tan değil, Ali Kibar’dan korkuyor olabilir. Ama biz Ali Kibar’dan korkmuyoruz. Bu haklı mücadeleyi kazanıncaya kadar sürdüreceğiz. Bizi dövecek misiniz, sövecek misiniz, yerde mi sürükleyeceksiniz, gözaltına mı alacaksınız, gaz mı atacaksınız, su mu sıkacaksınız, ne yapacaksanız yapın ama buradayız.”
***
Bir an kendimi Sayın Zeki Aygün’ün, Çalışma Bakanı’nın yerine koydum.
Tüylerim diken diken oldu.
Ben böyle bir şey yapmış olsaydım…
İşçiye söz verip yerine getiremeseydim…
Ali Kibar’a söz geçiremeseydim.
Utancımdan yerin dibine girer, kendimi oldukça işe yaramaz ve anlamsız hissederdim.
***
Peki şimdi soruyorum; ne yapacaksınız.
Ali Kibar’a söz geçiremediniz.
Gücünüz yetmedi.
Belki de sizlerin çaresizliğinizi uzaktan izleyip gizli gizli gülüyordur.
Ellerini ovuşturuyordur.
Peki yarın?
Yarın işçiler fabrikanın önünde eyleme başlarsa ne yapacaksınız?
Gerçekten dövecek misiniz?
Astakos Haber
spot_img
İlgili İçerikler

Son Eklenenler