Tekirdağ’da çalışan bir kadın tekstil işçisinin Corona virüsünün Türkiye’ye gelmesiyle yaşadıklarını kendi satırlarıyla sizlerle paylaşıyoruz;
17/03/2020 tarihinde Tekirdağ/Çerkezköy’de bulunan Gökçağ Tekstil’de sabah 08/16 vardiyasında işe gittim çalışma esnasında içerideki havadan dolayı boğazım kötü oldu ve bir kaç kez öksürdüm ve işyerinde benim öksürmem bahane edilerek korona virüs hastası olduğumu düşündüler iş yerinden ayrılmamı istediler.
Bunun üzerine fabrika hekiminden sevk kağıdı alarak saat 10:30 gibi Kapaklı Devlet Hastanesine acil servisten giriş yaptım. Yapılan tetkikler sonucunda korona virüs bulgularına rastlanmadığı bana ve işyeri hekimine söylendi. Fabrika yetkililerine beni hastaneden alın dememe rağmen hastaneye almaya gelen olmadı ben de ticari taksiye binerek fabrikaya gittim fakat benim fabrikaya girmem “sen hastasın 3 gün sonra gel” denilerek engellendi. Ben de izin kağıdı olmadan bir yere gitmeyeceğimi söyledim. Patron bu arada kolluk kuvvetlerini aramış ve kolluk kuvvetleri de benim haklı olduğumu görünce istemeye istemeye bana 5 gün ücretli izin verdiler.
Ben izinde iken fabrika çalışanları “bizler de ücretli izin isteriz” diyerek içeride söylenmeye başlamışlar. Bunun üzerine patronlar söylentileri susturmak için benim fabrika düzenini bozduğumu ileri sürerek beni işten çıkarmak konusunda anlaşmışlar. Malum işçi isen sesini çıkartmayacaksın ki düzen bozulmasın. 23 Mart 2020’de izin bitişi fabrikaya gittiğimde iş akdimin fesh edildiği fabrikaya giremeyeceğim söylenerek bana evrak imzalatmaya çalıştılar.
Tüm Dünya ve ülkemiz korona ile mücadele ederken işverenin bu tutumu tamamen yanlıştır. Bu saatten sonra tüm yasal haklarımı sonuna kadar kullanacağım ve tüm işçi kardeşlerime sesleniyorum;
SUSMA SUSTUKÇA SIRA SANA GELECEK!
