Ermenek Cenne Madencilikte 14 gün, Seba Madencilikte ise 8 gündür madenciler geceli gündüzlü ocakların önünde direniş sürdürüyor. İşçiler yarın Ermenek Kent Meydanında yapacakları basın açıklaması için çağrıda bulundu.
Ermenek Cenne Grup’a bağlı maden ocağında çalışan işçiler 13 aydır alamadıkları ücretleri için ocak ağzında direniş başlattılar. Ardından, 6 gün sonra da 7 aydır maaş alamayan Seba madencilik işçileri direnişe geçti.
3.500 maden işçisinin 7 yıldır ödenmeyen tazminat hakları için Meclisten yasa çıkartan bir mücadele ile kazanım sağlayan Bağımsız Maden-İş Sendikası’na üye Ermenekli madenciler, Cenne ve Seba madenciliklere karşı direniş başlattılar.
Özbey ve Uyar ailelerinin kurdukları patron düzenine karşı biri 14 gündür diğeri ise 8 gündür süren direnişler hakkında maden işçileriyle konuştuk.
Maden işçisi kardeşimiz Bülent'i iyi dinleyin!
"BU ATEŞ BÜYÜYECEK!"#ErmenekliMadencilerDireniyor pic.twitter.com/ipEIYQuArv
— Bağımsız Maden İş (@bagimsizmadenis) September 7, 2020
‘PARA YOK GİDİN KÖMÜR ÇIKARIN’
“Daha önce bizim çalıştığımız 6 saat 15 dakikalık çalışma süresinin maliyetlerini karşılamadığını söyleyerek bizi 8 saat çalışmaya mecbur ettiler. Arkadaşlar 2019’un Aralık ayına kadar çalıştılar. Fazla çalıştırılmalarına rağmen maaşlarının ödenmemesi sebebiyle tekrar iş bıraktılar. 80-90 kişi çalışıyoruz bu ocakta, 2020 Şubat ortasında 40-45 kişilik bir grup toplanarak bir eylem başlattı burada. Cenne bu arkadaşların maaşlarını ödedi, ardından tazminatsız işten çıkardı. Geriye kalan bizler, belki düzelir işyerimiz kapanmasın işsiz kalmayalım diyerek çalışmaya devam ettik. Ağustos 2020’nin sonuna kadar ödeme bekledik. Patronla görüşmeler sağladık. ‘Para yok, bu zamanda kimse vermez, gidin kömür çıkarın, sonra ödeyeceğim’ dedi.
Haklarımızı şimdiye dek kanuni yollarla da alamadık. Mahkemeye veriyorsun, kazanıyorsun, ama ödeme yok. Bir sürü icralık dosyaları var.”
CENNE VE SEBA’DA BÜYÜK DÜMEN
“Cenne sahası çok sıkıntılı bir yer; satış ruhsatı yok, bu yüzden çıkardığı kömürü satamaz. Onlar da burayı arama tarama sahası olarak göstermişler. Çıkarılan kömürü de usulsüz bir şekilde Seba madenciliğe taşıyıp, yine kendilerine ait başka bir saha olan madene taşıyıp, kömür buradan çıkmış gibi gösterip ardından satışını gerçekleştiriyorlar. Burada bizi kandırıyorlar, teşviklerle sizin maaşınızı ödeyeceğiz, zarar ediyoruz şeklinde konuşuyorlar.”
PATRON AYNI MAĞDURİYET AYNI
“Biz tam 31 Ağustos’a kadar bekledik. Patrondan yana bir ses çıkmayınca biz de çalışmama yolunu seçtik. Benim 13 aylık bir mağduriyetim söz konusu, buradan sonra gidip ocakta çalışmamın zaten bir anlamı yok, alacaklarımı alamadıktan sonra. Üstüne yeni işçi alacaklarını duyduk. Biz de direnişe başladık. 14 gündür direniyoruz. Patron kanadından bizimle iletişime geçen hiç kimse yok. Burada Bağımsız Maden-İş Sendikası’ndan Tahir başkanla bir tanışıklığım vardı, onu aradım. Onları çağırdık, üyeliğimizi sağladık. Cenne’nin kalıcı bir çözüme ulaşması için direnişimizi sürdürüyoruz. Patrondan bir tepki yok ama diğer maden sahasından Seba ocağındaki arkadaşlar da patrona karşı tepki olarak bir direniş başlattılar. Bizden 6 gün sonra başladılar. Sonuçta aynı patron, bu arkadaşların da 7 aylık mağduriyetleri söz konusu.
Biz burada yıllık izin kullanamıyoruz, BES kesintisi yapıyorlar, bordrolarımızda görünüyor ama bankaya herhangi bir ödeme yapılmıyor. Biz bunun iptalini de sağlayamıyoruz. BES kesintilerimiz de kayıp.
Sadece bordrolarımızdan kesinti görünüyor, bankayı arayınca herhangi bir ödeme yapılmadığına dair cevaplar arıyoruz.”
‘AVUKATLARIMIZ VE SENDİKAMIZLA GÜÇLENİYORUZ’
“Usulsüz olduğunu söylüyorlar. Devlet bir yasa çıkarıyor ama arkasında durmuyor diyorlar. Yasal olarak bir karşılık da alamıyoruz bundan. Mahkemeye gidince kazanıyorsun tamam ama tahsilat yok. Tahsilat için daha önceden olan arkadaşlar geliyor icra memurlarıyla, üretimi direkt durduruyorlar. Ama şirket dışardaki kömürü bir şekilde kamufle ediyor. Toprakla kapatıyorlar ya da zamanları varsa öbür şirkete taşıyorlar, anında üretimi durduruyorlar. Bu konuda savcılığa da suç duyurusunda bulunduk, şahitler ve evraklarla. Ama henüz bize dönüş yapan olmadı.
Biz gereken yerlere sesimizi duyurduk, dün buraya vekillerimiz geldi ziyaret etti. Biz basın açıklaması yapmak istedik. E işçi sınıfısın sonuçta, kanunları bilmiyorsun, kuralları bilmiyorsun. Yukarlardan baskı yapıyorlar. Ama avukatlarımız, sendika başkanımız, uzmanlarımız var. Böylece güçleniyoruz ve bunları gördükçe geri adım atıyorlar. Gayet kanunlara uygun şekilde ilerliyoruz. Sonuçta haklarımızın peşindeyiz, burada kimseden karşılıksız bir para almaya çalışmıyoruz. Herkes de bunu biliyor ama hükümet kanadından henüz hiç kimse duymadı.”
‘GEREKİRSE ANKARA’YA’
“Biz burada gece gündüz kalıyoruz. 25 kişilik bir grup burada 35 kişilik bir grup öbür ocakta var. Bizi buradan çıkarmak için oyunlar oynuyorlar birtakım, kanunen yapamasalar da. ‘Suç duyurusunda bulunuldu sizin için, işyerini işgal ettiniz, çalışmak isteyenler var onlara engel oluyorsunuz’ gibi. Ama kanuni değil hiçbiri. Bu işi bilenler yanımızda olunca bunu başaramıyorlar. Artık herkes uyandı. Sürekli halkımızdan, Konya’dan, Karaman’dan ziyarete gelenler var. Sesimiz olmak isteyen, basında yayınlamak isteyen arkadaşlarımız var, vekillerden, sendikalardan gelenler var sağ olsunlar.
Şu an bir yol haritası hazırladık kendimize. Pazartesiye kadar bekleyiş içindeydik. Pazartesi günü bir basın açıklaması gerçekleştireceğiz. Ondan sonra araçlar ayarladık Konya’ya gideceğiz. Özbeylerin evlerinin, işyerlerinin önünde basın açıklamaları yapacağız. Gerekirse çadır kuracağız. Daha da olmazsa Ankara yürüyüşü gerçekleştireceğiz. Ama haklarımızı alana kadar vazgeçmeyeceğiz!”
