spot_img
spot_img
Ana SayfaRöportajAydın Aydoğan: "Benim işten atılmamda esas azmettirici Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar!"

Aydın Aydoğan: “Benim işten atılmamda esas azmettirici Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar!”

Beşiktaş Belediyesi’nde çalışırken işten çıkarılan Aydın Aydoğan’ı kamuoyu Belediye önünde gerçekleştirdiği basın açıklaması ile tanıdı. Bizler de Aydoğan ile çalışma koşullarını, işten atılma sürecini ve bundan sonraki mücadelesini konuştuk.

Beşiktaş Belediyesi’nde göreviniz neydi, çalışma koşullarınız nasıldı?

Beşiktaş Belediyesi’nde Sosyal İşler Müdürlüğü’nde iki buçuk yıldır çalışıyordum. İşe girdiğim günden itibaren bana psikolojik baskı ve mobbing uygulanıyordu. Bunun siyasi kimliğimle ilgili olduğunu düşünüyorum. Yakın çevremde çalışan herkes ülkücüydü. Elimde olan yemek listelerinde de görülebilir, bir tek bana yemek vermiyorlardı. Benle işçi arkadaşlar çay içmeye korkuyordu, vebalı gibi davranıyorlardı. Geçen sene üniversiteye giden çocuğumun Belediye’den aldığı bursu dahi kestiler.

İşten atılmaya giden süreçte neler yaşadınız?

Beşiktaş Belediyesinde eski çalışanları çıkarma politikası izleniyor, kimi birimler ise kapatılıyor. Çıkarılan personelin yerine Belediye Başkanı Murat Hazinedar’ın hemşerileri, yakınları alınıyor.

Benim ameliyat olduğum dönemde 57 kişiyi işten çıkarmışlar. Ben de bu meseleye taraf oldum ve bu uygulamanın yanlışlığını anlattım. Ameliyattan döndüğümden 2-3 eski personel dışında kimse kalmamıştı. Benim müdahaleme karşı yönetim tepki verdi. İşten çıkarmalara karışmamam gerektiğini söylediler.

Yeni personeller iş yapmıyorlardı. Ben de onlara neden çalışmadıklarını bizlerin çalıştığını söylediğimde tepki gösterdiler. Amirleri ile birlikte 5 kişi beni darp etti.

Bir gün sonra yönetime çıktım. Yaşadıklarımı anlattım ve yönetimin ne yapacağını sordum. Onlar da soruşturma başlatılacağını söylediler. Aradan birkaç gün geçti. Öğrendim ki soruşturma bana açılmış, amirlerin emirlerine uymamaktan. Bunun üzerine ben de Beşiktaş karakoluna şikayette bulundum ve hastaneye gidip darp raporu aldım.

Hemen beni bir Başkan yardımcısı arayıp şikâyette bulunmamamı söyledi. Ben de bana yapılanları kayıt altına aldığımı söyledim. Benim başvurum savcılığa iletilince yönetim tutuştu. Beni yanlarına çağırdılar yanımda da büro elemanı olan fakat benimle bağı güçlü olduğu için çöpe gönderilmiş bir personel daha vardı. Kendisi şahidimdir. Bana, “Sana işe gelme, maaşını al diyoruz. Sen geliyorsun, düzeni bozuyorsun.”  dediler.

Ayağımda Gezi direnişinden kalan bir problem sürüyor bir de yakın bir zamanda çocuğumu kaybettim. Dolayısıyla hem psikolojik destek alıyorum hem de ayağımla ilgili problemi çözmek için tedavi ve operasyonlar geçiriyorum. Bu görüşmeden bir gün sonra hastaneye gitmem gerekti. İki gün sonra geldiğimde gördüm ki işe gelmedim diye tutanak tutmuşlar. Allah’tan raporlarım vardı, onları Rıfat Başkan’a götürdüm. Sorun olmadığını söylediler.

18 Ekim’de kapıda güvenlik beni durdurdu. Güvenlikteki arkadaşlar, “Başkan’ın talimatı var içeri giremezsin.” dediler. Ben de işten atılmanın bile bir prosedürü olduğunu, kartlarımın geçerli olduğunu söyledim ama yine de almadılar içeriye. Ben de kapıda bir avukat arkadaşı aradım. Avukat yanımda şahit olarak birini götürmemi tekrar almıyorlarsa şahidim olmasını söyledi. Ben de 19 Ekim’de Mehmet Ayvalıtaş’ın babası Ali amcayla gittim. Beni yine almadılar, Ali amca da şahidim oldu. Sonra ben alt işveren olan taşeron firmayı aradım, çıkışın yapılmadı dediler. SGK’ya gittim sonrasında da 21 Ekim’de. Az önce işten çıkarılmışsın dedi oradaki çalışanlar.

İşten atılma gerekçesi olarak ne beyan etmişler?

İşe gelmeme gerekçesi göstermişler. 18 Ekim’den itibaren kapıdan alınmadım, öncesi için de doktor raporum var. Ben de işe iade davası açtım. Buradaki art niyeti şuradan da görebiliriz. Bana işe gelmeme sebep gösterilirken işsizlik ödeneği almayayım diye 29. Madde belirtilmiş SGK’ya. İşverenin iyi niyetini suiistimal ettiğimi iddia ediyorlar.

Sonrasında biz sizi sosyal medya hesabınızdaki paylaşımınız ve yaptığınız basın açıklaması ile tanıdık. Bu eyleme nasıl karar verdiniz, o gün neler yaşandı?

Aslında ben CHP’lilere gidip durumu anlattım ama sonuç alamadım. Sonrasında bir basın açıklaması yapma kararı aldım sesimi duyurmak için. Aslında birçok çalışana yapıyorlar bunu fakat ben hakkımı aramayı bildiğim için kumpas kurarak yaptılar. Benim karakterimde direnmek var. Basın açıklaması yolunu tercih ettiğimde Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar zabıtaları yığdı kapıya. Şimdi de twitterdan trollerini yolluyor üzerime. Basın açıklaması yapacağım gün, olmadık insanlara arattı beni Beşiktaş Belediye Başkanı. Ankara’dan milletvekilleri, genel başkan yardımcıları aradı basın açıklaması yapmayayım diye. Yazıklar olsun.

Mücadelenizi nasıl sürdüreceksiniz? Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?

İşe iade davasının sonucunu bekleyeceğim. Bu kadar ahlaksız olduklarını bilmiyordum hakikaten. AKP’nin yarattığı hukuki boşluktan CHP’lisi de nemalanıyor, başkası da. Cadı avıyla işten atılıyor gün gün insanlar, bunun sağı solu da kalmamış. İşte bu CHP’li belediyede olanlar. Benim işten atılmamda esas azmettirici Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar’dır. Ben davamın takipçisiyim. İşçi arkadaşlara da söyledim. Biz dizlerimizin üzerinde değil ayakta durmayı öğrenelim.

 

 

 

 

spot_img
İlgili İçerikler

Son Eklenenler